Vaftiz

Luka 2:40–50

Yeni Antlaşma, Kurtarıcımızın çocukluk ve ergenlik dönemi hakkında çok az bilgi verir. Fakat bir olay aktarılmıştır (Luka 2:41–50). Yusuf ile Meryem’in her yıl ilkbaharda Fısıh Bayramı için Celile’den Yeruşalim’e gittikleri yazılmıştır. İsa da on iki yaşındayken onlarla gitmiştir. Fakat onlar Yeruşalim’den evlerine dönmek için ayrıldıkları zaman, İsa Eski Antlaşma’yı çalışmak üzere Tapınakta kalmış ve Yusuf ile Meryem O’nu bulduklarında, onların sorularına şu şekilde cevap vermiştir: “Babam’ın evinde bulunmam gerektiğini bilmiyor muydunuz?” Bu olay, çocuk aklına sahip olduğu zamanda bile İsa’nın, tamamlamak üzere çağrılmış olduğu görevin ve Tanrı’yla arasındaki özel ilişkinin farkında olduğunu göstermektedir.

Luka 2:51–52

Fakat bu büyük şeylerin farkında olması, Kurtarıcımızın sıradan günlük işlerini yapmasına ve fani ebeveynlerine karşı itaatkâr biri olmasına engel değildi (Luka 2:51–52). İsa marangoz oldu ve Yusuf da marangoz olduğundan dolayı kuşkusuz İsa, gençliğinin ilk yıllarında ticareti ondan öğrenmiştir (Markos 6:3; Matta 13:55). Uzun yıllar boyunca, otuz yaşına gelinceye dek, dünyanın Kurtarıcısı marangoz ve Nasıra’daki evinde itaatkâr oğul olarak yaşadı (Luka 3:23).

Ne var ki son olarak, topluma hizmet görevine başlama saati gelmişti. Hizmetiyle ilgili çalışmadan önce, İsa’nın yaşadığı ülkenin durumuna göz atmak iyi olabilir.

Büyük Hirodes [M.Ö.]{.smallcaps} 4 yılında öldüğünde, egemenliği üç oğlu arasında bölündü. Archelaus, ana kent Yeruşalim’le birlikte Filistin’in güney bölgesi olan Yahudiye’yi; Müjdelerde İsa’nın toplumsal hizmetiyle anılan “Hirodes,” yani Hirodes Antipa, Celile’yi ve Şeria Nehri’nin doğusunda bulunan Perea adındaki bölgeyi; Filip ise Celile’nin doğusundan Perea’nın kuzeyine kadar uzanan bölgeyi aldı. Archelaus [M.S.]{.smallcaps} 6 yılında kovulduğunda, sahip olduğu topraklar maliye memurları adı verilen Romalı yetkililerin kontrolü altına geçti. İsa’nın yaptığı hizmet sırasında görevli olan maliye memurunun ismi Pontius Pilatus’tu. “Tetrark” unvanı almış Hirodes Antipa, [M.S.]{.smallcaps} 39 yılına dek, Filip ise [M.S.]{.smallcaps} 33’e kadar yönetmeye devam etti. İsa’nın toplumsal hizmeti [M.S.]{.smallcaps} 26 veya 27 yılından, [M.S.]{.smallcaps} 29 veya 30 yılına dek devam etti. Bu sürenin büyük bir bölümünü, ara sıra geçirdi.

Matta 3:1–12 ve Paralel Bölümler

İsa’nın toplumsal hizmetinin başlangıcı, Vaftizci Yahya’nın işiyle hazırlandı (Matta 3:1–12 ve paralel bölümler). Yahya, yeni dönemin doğuşundan hemen önce gelmiş, eski dönemin son ve en yüce peygamberiydi. Yüzyıllar boyunca peygamberlikler sessizliklerini koruyordu. Fakan nihayet ruhla ve İlyas’ın gücüyle donatılmış olan bir peygamber ortaya çıktı ve insanların yüreklerini vaat edilmiş Mesih’e hazırladı.

Giyim ve yaşam tarzında bile Yahya eski dönem peygamberi gibiydi. Yediği çekirge ve yaban balıydı; giysisi deve tüyündendi ve çölde vaaz veriyordu. Bildirisinin özü, şu sözlerle özetlenmiştir: “Tövbe edin! Göklerin Egemenliği yaklaşmıştır.” (Matta 3:2).1

“Göklerin Krallığı” veya “Tanrı’nın Krallığı” ifadesi, Yahya’nın dinleyicileri için çok bilindik bir ifadeydi ve ifadenin anlamı bir yere kadar oldukça açıktı. Sezar’ın krallığı, Sezar’ın yönettiği bölge olduğuna göre, Tanrı’nın Krallığı da, Tanrı’nın yönettiği durum veya yerdir. Bir açıdan tüm evren Tanrı’nın Krallığıdır, çünkü hiçbir şey Tanrı’nın iradesinin dışında gerçekleşmez. Fakat besbelli ki, Yahya bu ifadeyi daha dar anlamda kullanıyordu; Tanrı’nın Krallığı ifadesini, dünyada egemen olan günahkâr itaatsizliğin gerçek Kral olan Tanrı tarafından yok edildiği Tanrı’nın iradesinin tamamlanması olarak kullanıyordu.

Yahudiler, Tanrı’nın mükemmel kontrolü altında olması gereken bir çağ beklentisi içindeydiler. Fakat Vaftizci Yahya’nın o çağa girilmesi için gerekli şartlardan bahsettiğini duyduklarında şaşırmışlardı. Onlar tüm Yahudilerin Krallığın bereketlerine sahip olacağını varsayıyorlardı, ancak Yahya, yalnızca doğru olanların Krallığa dâhil olabileceklerini söyledi. Yahya’nın dinleyicileri gerekli olan doğruluğa sahip olmadıklarını bildikleri için, bu mesaj onlara çok ürkütücü gelmişti. Bu nedenle tövbe veya günahlardan arınma şarttı. Ve arınmanın işareti vaftizdi.

1

Burada ‘Egemenlik’ diye çevrilmiş kelime, orijinal metinde tam olarak ‘Krallık’ anlamına gelmektedir.

Matta 3:13—4:11 ve Paralel Bölümler

Vaftiz olmaya gelenler arasında Nasıralı İsa vardı (Matta 3:13–15 ve paralel bölümler). İsa’nın kendisi için vaftiz olması gerekmiyordu, çünkü arınması gereken günahı yoktu. Fakat O’nun vaftizi, halkı uğruna yapacaklarının bir parçasıydı. Günahı olmamasına rağmen çarmıhta günahın cezasını kendi üzerine aldığı gibi, vaftizde de kurtarmaya geldiği günahlı insanları temsil ediyordu.

İsa vaftiz olduğunda, yalnızca kendisi tarafından değil, aynı zamanda Vaftizci Yahya’nın şahit olduğu olağanüstü bir olay gerçekleşti (Matta 3:16–17 ve paralel bölümler). Kutsal Ruh bir güvercin gibi O’nun üzerine indi ve göklerden gelen bir ses, “Sevgili Oğlum budur, O’ndan hoşnudum” dedi. Bu olay, İsa’nın Mesih olarak yaptığı toplumsal hizmetinin başlangıcıydı. O zaten Mesih’ti ve Kutsal Ruh’a sahipti; ama şimdi Ruh’un gücü, vaat edilmiş Kişi olduğu için O’nun üzerine indi.

Ne var ki, en başlarda aşması gereken bir denenme vardı (Matta 4:1–11 ve paralel bölümler). İsa, vaftiz edilmiş olduğu Şeria Vadisi’nden, tepelerdeki çöle götürüldü. Ve orada denendi. Denenme, kısa süre önce tecrübe etmiş olduğu kutsal deneyim ile ilgiliydi. Göklerden gelen bir ses İsa’nın Tanrı’nın Oğlu olduğunu ilan etmişti. Ayartıcı, “Madem öyle, eğer gerçekten Tanrı’nın Oğlu’ysan, gücünü rahatlamak için kullan; gücünü Tapınağın tepesinden atlayarak sına; bana secde ederek gücünün keyfini çıkar” dedi. İblis, kendi kötü amacı için Kutsal Yazılar’ı kullandı. Fakat İsa, onu yalanlamak için Kutsal Yazılar’ı inkâr etmek zorunda değildi. Kutsal Yazılar, Kötü Olanın her türlü önerisine karşı koyabilecek yeterliktedir. Büyük zafer kazanıldı. Mesih’in Krallığı dünyevi boyutta değildi ve dünyevi araçlarla kazanılmayacaktı. Mesih’in tahtına giden yol, çarmıhtan geçiyordu. Ve bu yol, Kurtarıcımızın bizim uğrumuza gitmeye ve ayak basmaya karar verdiği yoldu.

Sorular

  1. İsa’nın çocukluğu ve ergenliği hakkında neler bilinmektedir?

  2. Rabbimizin günlerinde, Filistin’in çoğrafi özelliklerini ve siyasal bölünmelerini açıklayınız. İsa nerede doğdu? Gençliğini nerede geçirdi? Nerede vaftiz oldu?

  3. Yahya’nın vaftizinin anlamı neydi? İsa niçin vaftiz oldu?

  4. Her üç denenmenin anlamı neydi ve İsa onlarla nasıl başa çıktı?